Neden çözümünüzle değil probleminizle evlenmelisiniz?
Mükemmel çözümü bulmaya kendinizi kaptırmak oldukça kolaydır. Birçok girişimci en yeni, en parlak ürünü piyasaya sürmek ister. Fakat problem bunun bir iş kurmak için sürdürülebilir bir model olmamasıdır.
Ürününüz ne kadar seçkin olursa olsun, eğer bir problem çözüm getirmiyorsa müşterileriniz onu satın almayacaktır.
Dolayısıyla, tahtaya mükemmel çözümünüzü yazmaya başlamadan önce probleminizin kompleksliğini anlamaya, bu problemlerle uğraşan müşteriler bulmaya, ardından da bu müşteriler için en mantıklı çözümü bulmaya odaklanmalısınız.
İşte bunu gerçekleştirmenin yolu:
Daha fazla dinleyin
Şirketiniz için bir vizyona sahipsiniz. Fakat bu vizyonu takip etmeden önce kendinize sormalısınız: Benim fikrim bir çözümle mi yoksa problemle mi alakalı? Tamamen geliştirilebilir mi yoksa bu alanda var olan havalı bir şeye mi sahip?
Problemi araştırmak ve problemin ne kadar büyük olduğunu belirlemek sizin her zaman çözüm veya çözümlerin ne olduğunu anlamanızı sağlar. İşin doğrusu, çözüm bulmak istediğiniz probleme sahip potansiyel müşterilerinizi belirleyin ve onlardan bu problemi detaylı bir şekilde dinleyin.
Bir kere ben ve ortağım bir film stüdyosuna yürüdük ve takıma “Sosyal dünyada insanları içeriğinize nasıl bağlayacağınız konusunda problemleriniz var. Tanıtım filmi yapabilirsiniz, fakat bunun ötesinde insanların dikkatini nasıl çekeceğinizden emin değilsiniz.” dedik.
Yöneticiler kafalarını uzattılar ve “Hadi, bu problem hakkında daha fazla konuşalım.” dediler.
Öte yandan, eğer onlara çözümümüzün 10 sayfalık tanıtım sunumunu yapıyor olsaydık, ilişkimiz bundan öteye gitmeyebilirdi.
Bunun yerine, toplantının onlar ve onların zorlukları üzerine olmasını sağladık. Problem ana hatlarıyla belli olduğunda, işte o zaman onlara bu problemi çözmek için bir yol sunabilirdik.
Problem tespit edebilen kişileri işe alın
Geçen sene, problem çözmek insanların LinkedIN profillerinde en fazla kullanılan kelimelerden biri seçildi. Bununla beraber, problem tespiti kelimesi kimsenin profilinde kullanılmamıştı.
Problem tespit edebilen kişileri bulmanız gerektiğinin farkında olun. Eğer startupınızın ilk aşamalarında birilerini işe almak istiyorsanız, sizin kadar problemlere kendini adamış insanları bulmalısınız.
Adaylarla mülakat yaparken, sizin çalıştığınız alandaki problemleri dile getirebildiklerinden emin olun. Neden var olduğunuzu sorun, sadece kullanıcılara ne sağladığınızı değil. Bir sonrakinin ne olacağı konusunda meraklı olduklarından emin olun, bu kişiler sadece tuşlara basmaktan memnun kişiler olmamalılar.
Örneğin, ürün müdürü pozisyonu için adaylarla mülakat yaparken, çalıştıkları son pozisyonda öğrendiklerinde şaşırdıkları bir şeyi anlatmalarını istiyoruz. Müşteriler ürünleri kullanırken onların göz önünde bulundurmadıkları ne yapıyorlardı?
Bu sorulara cevap verebilen kişiler sizin şirketinizin gelişmesine yardım edebilecek olanlardır.
Probleme cevap verin
Şirketiniz büyüdükçe, yöneticileriniz problemle evli olmanın önemini yeni takım üyelerinize aşılamak zorundadırlar.
Her çalışanın hala problem odaklı olduklarından emin olmak için kendilerini sık sık kontrol ettiklerinden emin olun.
Erkenden çalışan eğitimlerine yatırım yapın ve şirket içi iletişimin e-mail, Slack veya toplantılar üzerinden yürüdüğüne emin olun. Ek olarak takım elemanlarını ilgilendiğiniz problemde neyi ilgi çekici bulduklarını ve bir sonraki adımın ne olabileceği hakkındaki düşüncelerini paylaşmaya davet edin.
Çözümünüzü değiştirmeye açık olun
Problemi anlamaya kendini adamış iş arkadaşlarınızla beraber, değişen endüstri şartlarında çözümünüzü de değiştirmeye gönüllü olun.
Sharethrough’nun ilk yıllarında, online video içeriği dağıtma problemini keşfediyorduk. Fakat, biz insanların sadece video dağıtırken problem yaşamadığını, aynı zamanda değişik içerikleri dağıtırken de problem yaşadıklarını farketmeye başladık. En dikkat çeken nokta ise, yayıncılar bannerların çalışmadığı bir dünyada işlerini yürütmeye çalışıyorlardı. Dolayısıyla para kazanmak ve reklamcıların yarattığı farklı içerikleri yerleştirmek için mantıklı ve ölçülebilir yeni çözümler bulmak zorundaydılar.
İşte bu bizim yerel reklam alanları oluşturmaya ve yayıncılara bu soruyu en verimli şekilde yönetmeleri için yardım etmeye karar verdiğimiz andı.
Bu probleme olan adanmışlığımız – ve önümüze hangi problem çıkarsa çıksın- bizi ve diğer şirketleri büyümenin diğer adımına taşıyacak şeydir.