Kendi girişiminizi kendiniz mi yönetmelisiniz?
Kendi işinizi kurarken birçok zorluğa göğüs gerecek azime sahip olmak, gelecek adına doğru vizyona sahip olmak ve elbette çok çalışkan olmak önemli özelliklerdir. Ancak tüm bunlar şirketi her zaman yöneteceğiniz anlamına gelmiyor. Bazen liderlik; doğru anda görevinizi bir başkasına bırakmasını bilebilmektir.
Şirketiniz büyürken, yeni elemanlar şirkete katılırken bir noktada şu soru karşınıza çıkabilir; kendi kurduğum şirketi yönetmeye devam etmeli miyim? Bu sorunun yanıtını uygulayacağınız 3 adımla bulabilirsiniz.
Şirketi kurup, bir noktaya getirmenize rağmen bu sizi şirket için kusursuz bir yönetici kılmaz. Herkesin yöneticilik kabiliyetleriyle doğmadığı bir gerçek. Bazıları stres altında kararlar verebilme, pazarlık ve lobi faaliyetleri yapabilme, ikna edebilme gibi konularda diğerlerinden daha iyidir. Dolayısıyla şirketinizi yönetmek için doğru insan olup olmadığına bir lider olarak sizin karar vermeniz gerekiyor. Gerekirse sahneden inip, sahne arkasında bekleyen güçlü destekçi olabilirsiniz. Bugünlerde görevini bırakan Twitter CEO'su Dick Costolo'nun ardından yeniden CEO'luğa soyunan kuruculardan Jack Dorsey bu yaklaşıma güzel bir örnek. Benzer şekilde Google'da kurucular Sergey Brin ve Larry Page, şirketi yönetmesi için Eric Schmidt'i CEO'luğa getirmiştir.
Bunun gibi örnekler daha da çoğaltılabilir. Peki doğru kararı vermek için neler yapmak lazım?
1- Kendinize bağımsız danışmanlar bulun
Şirket yönetimi konusunda tecrübeli arkadaşlarınıza danışmak, diğer CEO'larla fikir alışverişinde bulunmak ya da bağımsız bir danışmanlık ekibiyle çalışmak; bunların hepsi birer seçenek. Böylece güçlü ve zayıf yönleriniz konusunda bilgi sahibi olabilir, işletme körlüğünden uzaklaşabilir ve her şeyi fazla kontrol altında tutup tutmadığınızı anlayabilirsiniz. Genelde aile şirketleri bunu yapmaz ve kısa sürede çağın gerisinde kalmaya başlarlar. Çünkü çevrelerindeki herkes akraba, eş-dost olmaya başlayınca yöneticiler gerçekleri göremeyip radikal kararlardan çekinir hale gelir.
2- Eksik yönlerinizi görün ve buna göre hareket edin
İnsan yapabileceklerinin farkında olmalıdır. Aynı zamanda yapamayacağı şeyleri de en az yapabildikleri kadar iyi bilmelidir. Neler yapamayacağını iyi bilen lider bu konuda kendini geliştirmeyi tercih edebilir ya da bu yeteneklere sahip kişiyi bulup şirketin başına getirebilir.
3- Motivasyonunuzu sorgulayın
Elbette başarılı bir girişimin sahibi olmak, büyük bir yapı kurmak hem maddi hem de manevi anlamda önemli getiriler sağlar. Daha fazla imkan, daha fazla özgür zaman. Bunları istemek doğal. Temelde tüm motivasyonumuz başarı ve para ekseninde dönüp durur. Günün birinde kişisel hayattanızdaki hedefler, şirket hedeflerinin de ötesine geçebilir. Eğer sabahları erken uyanıp şirkete gelmeye üşeniyor, uzun toplantılara katlanamıyor, şirket sorunları üzerine konuşmak istemiyorsanız motivasyonunuzda ciddi bir kayıp var demektir. Böylece bir durumda şirketi yönetme görevini bir başkasına bırakmak en doğrusu olacaktır.
Elbette CEO'luk görevini bırakmak şirketten uzaklaşmak anlamına da gelmiyor. Örneğin Microsoft'ta Bill Gates, halen şirketteki önemli rolünü perde arkasında devam ettiriyor. Gerektiğinde uzun yıllardır görevde bulunan Steve Ballmer'ın yerine Satya Nadella'nın getirilmesinde de etkili olabiliyor.
Siz de kendi koltuğunuz ya da titrinize değil doğru ve adil bir şirket organizasyonuna, yıkılmayacak bir şirket kültürü oluşturmaya odaklanmalısınız.