İngiltere mesajlaşma uygulamalarını yasaklamayı düşünüyor
İstihbarat her zaman önemli bir önleme yöntemi olarak dikkat kullanılmıştır. Günümüzde de ülkeler internet dünyasında mümkün olduğunca istihbarat elde etmeye çalışıyor. Son Sony hack olayında da gördüğümüz gibi bunu yapmak pek kolay değil. Olayları önceden önlemek mümkün olmadığı gibi geriye dönük araştırmalarla suçluları bulmak da zor. Şimdi Charlie Hebdo dergisine düzenlenen terörist saldırılar da bu konuyu gündeme getirdi. Tartışmanın ortaya çıktığı nokta ise veri güvenliği ve kişilik hakları. Günümüzde birçok sosyal platform ve uygulama verilerini gizli tutuyor. Facebook ve Twitter gibi platformlar verileri talepler karşılığında paylaşıyor olsa da Snapchat ve WhatsApp gibi platformların verileri uçtan uca kriptolanıyor. Kullanıcılar açısından bakıldığında bu iyi bir durum. Kimse kendi özel görüşmelerine ait verilerin paylaşılmasından hoşlanmayacaktır. Fakat özellikle güvenlik uzmanları ve hükümet yetkilileri gerektiğinde bu verilere ulaşmanın suçları önleyebileceğini dile getiriyor. Türkiye'de olduğu gibi diğer ülkelerde de fişlenme endişesiyle halk bu tür konulara sıcak bakmıyor. İngiltere'de Başbakanı David Cameron ise bunu bir seçim kozu olarak kullanmaya karar vermiş. Şu sıralar seçim çalışmaları yürüten Cameron, yeniden seçilmesi durumunda kullanıcı verilerini gizleyen uygulamalara karşı bir sınırlandırma getirilebileceğini söylüyor. Cameron bir uygulama ismi vermedi ama özellikle Snapchat, WhatsApp gibi mesajlaşma uygulamalarına dikkat çekti ve bu tür uygulamaların teröristler için bir güvenli iletişim yöntemi haline geldiğinden bahsetti. Sözlerini ise şu şekilde tamamladı; ''Buna izin vermeye devam edecek miyiz? Bence kesinlikle etmemeliyiz'' David Cameron bu talebinin tepki göreceğinin de farkında olduğundan verilere sınırsız erişim talep etmeyeceklerini, sadece istihbarat konusunda bazı veri paylaşım anlaşmaları talep edeceklerini söylüyor. Bu taleplere uymayan uygulamalar Amerika sınırları içerisinde yasaklanabilecek. Elbette bunlar henüz birer fikirden ibaret. Gerçeğe dönüşüp dönüşmeyeceğini bilmediğimiz gibi ne kadar kamuoyu desteği bulacağını da ancak zamanla görebiliriz.