Growth Hacking: Şirketinizi 0$ ile Büyütün
Bütçe, pazarlamanın en büyük efsanesidir. Şirketler kullanıcı kazanmak ve bu kullanıcıları müşteriye dönüştürmek için bir miktar para harcayacaktır. Peki, olaya bir de şu açıdan yaklaşalım: Eğer pazarlama programlarınızı doğru işletiyorsanız bütçe sizin için bir mesele olmamalıdır.
Growth hacking süreci sıkı bir disiplini benimser. İşe test etmekle başlarsınız, sonuçları değerlendirirsiniz, eğer başarılıysanız ölçeği genişletirsiniz. Ve bu durumda sürece 0$ ile başlamak mümkündür. Eğer para harcamayacaksanız, dikkatinizi geri dönüşü olan eylemlere odaklamalısınız.
Dönüştürme şansını boşa harcamayın
Trafiği arttırmak denklemin yalnızca bir yarısıdır. Ziyaretçiler bir kez web sitenize geldiğinde, dönüştürme fırsatından maksimum faydalandığınızdan emin olmalısınız. Bunun anlamı, gelen ziyaretçilere doğru zamanda doğru mesajın verildiğinden emin olmaktır.
Örneğin blogunuzun okurları içerik okumak için para harcamaya hazır olmayabilirler. Bu durumda onlara ücretsiz ya da deneme sürümü içerikler önermelisiniz. Bu yaklaşın, gelecekteki müşterilerinizin uzmanlığınızı görmesine ve markanızla bir güven inşa etmesine yardımcı olacaktır.
Günümüz tüketicilerinin tamamen bağımsız hareket ettiklerini akılda tutmakta fayda var. Onlar bir kez satış temsilcinizle ya da müşteri hizmetlerinizle iletişime geçtiğinde, zihinsel bağlılık sürecini çoktan yarılamış olacaklardır.
Dönüştürme fırsatlarını arttırmanın en iyi yolu onların kendilerinden emin bir şekilde karar verebilmeleri için ihtiyaç duydukları bilgiyi sağlamaktır. Her kaçırılan iletişim fırsatı aynı zamanda kaçırılan bir satış şansıdır.
Müşterilerinizi dolambaçlı yollara sokmaktan vazgeçin
Formlar, alışveriş kartları gibi basit, doğrudan ve hızlı olmanızı engelleyen her şeyden vazgeçin. İnsanların dikkatini verebilecek limitli zamanları vardır. Bir dakika önce alışveriş yaparken ileti butonuna basıp birden kendini Facebook kapanına kısılmış olarak bulan müşterinin sizce bir sonraki adımı ne olacaktır? Oradan koşarak uzaklaşmak…
Büyümenin önündeki 1 numaralı bariyer, dolambaçlı dönüştürme sürecidir. Geçen yıl San Francisco’da Growth Hackers konferansında bir önceki deneyimi Linkedin’in büyüme stratejisi olan Elliot Schmukler’ın verdiği temel mesaj şuydu: “Sürtünmeyi azaltın” Süreci kullanıcılarınız için gerçek olamayacak kadar kolay hale getirin. Özetle tek “tık”tan öteye geçmeyin.
Farklı cihazları aynı anda kullanıldığı bir dönemde olduğumuzu akılda tutmakta fayda var. Müşteriler size hem web sitesinden hem de mobilden ulaşıyorlar. Özellikle farklı cihazları bir arada kullanan kullanıcılarınız için uygulamaya giriş sürecini mümkün olduğunca kısa tutmalısınız. Yalnızca neye ihtiyacınız varsa onu sorun. Gerisini sonra alabilirsiniz.
Yeni müşterilerinizle bire bir iletişim kurun
İlk birkaç yüz müşterinizle manuel olarak iletişim kurun. Sıkıcı, yorucu hatta bazen tahammül sınırlarını zorlayıcı olabilir fakat bire bir ilişkiler büyüme stratejinizin can damarıdır.
İlk kullanıcılarınıza sadece spam yollayıp sonra onları kazanmak için yalvarmayın. Olası müşterilerinize nasıl ulaşacağınız konusunda özenli olun. Yazdıkları blog yazılarını, ait oldukları toplulukları ve sizinle ortak tanıdıkları kişileri araştırın.
Bu konuda saplantılı olun. Vazgeçmeyin. Cevap vermeyenleri ya da hayır teşekkür ederim diyenleri “evet” cevabına dönüştürene kadar devam edin. Bu sizin için inanılmaz bir öğrenme süreci olacaktır. Müşterilerinizi daha iyi anladıkça pazarlama sürecinizi onların ihtiyaçlarına göre kişiselleştirebilirsiniz. Muhtemel müşterilerinizle bire bir iletişimde başarının anahtarı konuştuğunuzdan daha fazlasını dinlemektir.
Arkadaş edinin
Ortaklık ekosistemi büyümeyi tetiklemek için paha biçilemez bir çerçevedir. Fikir oldukça basittir: Dışarıda sizi tamamlayacak ve sizden daha büyük takipçiye sahip ürün ve uygulamalar bulunmaktadır. Bu şirketlerin kapılarını çalmalısınız.
Bu işbirliği sembolik bir ilişkidir. Sizin ve ortaklarınızın sunduğu servisler bir başkası için bir fonksiyonun bileşenleri olacaktır. İşe müşterilerinizin ihtiyaçları ile başlayın ve arka tarafta bunu tamamlayacak iş birliktelikleri bulun.
Son olarak, yaratıcı ve işbirlikçi olun
Growth hacking disiplini; iş geliştirme, mühendislik ve pazarlamanın karışımıdır. İşinizin mevcut değerlerinin bir uyum içinde nasıl birbiri ile geçtiğini anlayın. Growth hacking bir sanattır. Her yerden ilham alın ve keşfetmekten korkmayın.
Kaynak: