Görünürlük yaratmak için müşterilerinizin sizin İçin çalışmasını sağlayın
Pazarlama mesaj iletim sirkülasyonu demektir: Form, fonksiyon ve mesajın içeriğini tasarlayın, ardından hedeflediğiniz kitlenin bunları fark etmesi için zamanınızı ve paranızı onları yerleştirmeye harcayın.
Örneğin, billboard için mükemmel bir slogan oluşturmak amacıyla çalışabilirsiniz, ardından bunu kalabalık bir yol kenarına koymak için para harcarsınız veya arama sonuçlarında çıkan sayfanızın dizaynı için vakit harcarsınız ve ardından insanların bunu görmesi için para ve zaman harcamaya devam edersiniz.
Genel olarak, ne kadar çok zaman ve para harcarsanız, insanlar sizin mesajınızı o kadar çok göreceklerdir.
Dolayısıyla, startuplar için en büyük problem limitli bütçe ve insan kaynağıyla çalışmaktır. Her zaman ne kadar insanın sizin mesajınızı gördüğü veya pazarlama kampanyanızın ne kadar etkili olduğuna dair tartışmalar olacaktır.
Bunu sizin için başka birinin yapmasını sağlayın.
Evet, bu genellikle tembel bir insanın mottosu olsa da, bu konuda etkili bir insanın mottosu haline geliyor. Neden bir başkasının sizin için yapabileceği bir şey için paranızı ve zamanınızı harcayasınız? Kar yağdığında caddedeki karları kendiniz kaldırmazsınız, kar küreme aracı bunu sizin için yapacaktır. Bir restorana gittiğinizde tabağınızı kendiniz getirmezsiniz çünkü garson bunu sizin için yapacaktır…
Bu benzetmelerdeki kusurları bağışlayın (bu hizmetler için o veya bu şekilde para ödediniz), pazarlama kampanyanızı sizin için başkalarının yapmasının ne kadar kullanışlı olduğunu hayal edin. Siz bir düşünceyle gelseniz ve kullanıcılarınızın sizin yerinize bu mesajı iletmelerini sağlasanız? Daha da iyisi, kullanıcılarınızın bir mesajla gelmesini sağlasanız ve iletimi de onlar yapsa? Kullanıcılarınız bunu gerçekleştirebilir, tek yapmanız gereken onları bunu yapabilir hale getirmek.
1. Viral İçeriği Yayın
İlk seçeneğiniz viral içeriği yaymak: Bu noktada, biricik, bilgilendirici, şaşırtıcı veya orijinal ve kullanıcılarınız için değerli bir içerik yaratmaktan sorumlu olacaksınız. Bu kesinlikle işin zor kısmı – internet bu içeriklere doymuş durumda dolayısıyla öne çıkmak her zamankinden daha zor.
Fakat insanların paylaşmak isteyeceği bir şey yaratabileceğinizi düşünerek, kullanıcılarınızı zorlamak yerine onların bu içerikleri paylaşabilir hala gelmelerini sağlayabilirsiniz. Yakalayıcı bir başlıkla başlayın, parça parça bunları sosyal medya kanallarında paylaşın ve arkadaşlarınızdan, ailenizden ve iş arkadaşlarınızdan bunları paylaşmalarını rica edin. Eğer içeriğiniz yeteri kadar iyiyse ve zamanlamanız doğruysa, yüzlerce paylaşıma sahip olabilir ve bu sayede daha yüksek görünürlük ve trafik elde edersiniz.
2. Kullanıcılarınızın online yorum bırakmalarını sağlayın
İnsanlar kullanıcı görüşlerine oldukça fazla önem verirler, aslında kullanıcıların yüzde 88 ‘i kişisel görüşlere güvendikleri kadar online yorumlara da güvenmektedirler. Eğer kullanıcılarınızın büyük bir kısmının yorum bırakmasını sağlarsanız, online görüşleri araştıran bir tüketici sizin için olumlu düşünecektir – ve bunu parmağınızı bile oynamadan ve kendinizi çok övüyormuş gibi görünmeden gerçekleştireceksiniz.
Online görüşleri desteklemenin püf noktası onları zorlamamak veya onlara şantaj yapmamaktır; kısacası yorum bırakmayı eğlenceli hale getirin, yorum kötü olsa bile görüş bildiren herkese teşekkür etmekle işe başlayın.
3. Sadıklık programı yaratın
Sonraki seçeneğiniz sizin markanızla müşterilerinizin nasıl iletişime girdiğini göz önünde tutarak kullanıcılarınızı ödüllendiren bir sadıklık programı yaramaktır. Bu marka sadıklığı ve marka bilinirliği kurmanın yollarından biridir ve bu şekilde daha çok online yorum elde edebilirsiniz ve kullanıcılarınız sizin içeriklerinizi ve promosyonlarınızı paylaşmaya daha eğilimli olurlar.
Sadıklık programları bütün şekillerde ve büyüklüklerde uygulanabilir dolayısıyla sizin markanıza uyan bir format bulun – bu sitenize giriş yapma ve paylaşımda bulunma sayısına bağlı bir puan sistemi olabilir veya sizden düzenli sipariş veren kişiler için özel hediyeler olabilir. İşin püf noktası, insanların size geri gelmesini ve sizin hakkınızda konuşmayı sürdürmelerini sağlamaktır.
4. Her şeyi sosyal medyayla eşleştirin
Bu daha az bağımsız bir strateji ve daha çok pratik olarak işinizin bütün kısımlarını bu stratejiye göre şekillendirmekle alakalıdır. Her şeyi sosyal medyayla eşleştirmek için elinizden geleni yapın, müşterileriniz sizin markanızı otomatik olarak yayacaklardır. Bütün içeriğinize paylaş butonu ekleyin ve kullanıcılarınızı sitenizde gezinirken içeriğinizi paylaşmaya yönlendirin. Kullanıcılarınızın lokasyonlarını paylaşmaya yönlendirin ve sizinle pozitif bir şekilde iletişime girdiklerinde markanızı etiketleyerek sizin hakkında ne düşündüklerini paylaşmalarını isteyin. Ne kadar çok sosyal bağlantı kurarsanız o kadar iyi.
Bu sistemleri, süreçleri ve kampanyaları yaratmak sizin tarafınızda para ve zaman harcamasına sebep olacaktır – birden bire kullanıcılarınızı birleşmiş bir pazarlama gücüne dönüştüren bir sihirli değnek yok- fakat işin sonunda geleneksel bir pazarlama kampanyasına harcayacağınızdan daha az para harcamış olacaksınız.
İşin aslı, müşterilere sunduğunuz ürün veya hizmet onlar için değerli olduğu sürece bu stratejilerden biriyle başarılı olma olasılığınız çok yüksek, bunu gelecekteki bir hesap olarak düşünüp pratik bir güdüyle yapın veya aileniz ve arkadaşlarınızla bir etkileşim gibi düşünüp duygusal bir güdüyle yapın. Dolayısıyla, sizi farklılaştıracak ne sunabileceğinizi bulun ve işin gerisini kullanıcılarınıza bırakın.