Ganipara.com Röportajı
Kolay ve hızlı bir şekilde e-ticarete başlama platformu Ganipara.com kurucuları ile gerçekleştirdiğimiz röportajda, girişimcilik ve Türkiye'de güncel e-ticaret süreçleri hakkında konuştuk.
Öncelikle Ganipara’nın kurucularını tanıyalım. Girişimcilik geçmişiniz ve Ganipara.com'un oluşum süreci nasıl gerçekleşti?
Merhaba, ben Bora ve kardeşim Berkay 1998 yılından beri girişimciyiz ve ortağız. 10 yılı aşkın bir süredir yurtiçi ve yurtdışı bilişim projeleri geliştiriyoruz, ayrıca yurtdışındaki birçok startup projesinde de çalıştık. Berkay, 2002 yılında Altın Örümcek ödülünü de başarılarımızın arasına ekledi.
Biz ilk girişimimizi, ilk şirketimizi 1998 yılında kurduk. İlk şirketimiz bilişim alanında hizmet veren bir danışmanlık ve eğitim firmasıydı. 2009 yılına kadar bu şirket ağırlıklı işlerimizi yürüttük. Sonrasında aklımızdaki girişim fikirlerini hayata geçirmeye kadar verdik ve her bir girişimimizde de olgunlaştık ve piştik.
Ganipara’nın temelini 2012 yılının Ocak ayında attık ve Kasım 2012 ayında kullanıma açtık. Ganipara’nın ilk dokümanlarına baktığımızda epey değişiklik yaptığımızı görüyoruz. Yolda birçok karar verdik, özelliklerin bazılarını çöpe attık, yeni özellikler ekledik. Şu anda Ganipara’nın ikinci versiyonu üzerine çalışıyoruz.
Ganipara.com nedir?
Ganipara herkesin kolay ve hızlı bir şekilde e-ticarete başlamasını sağlayan bir platform. İsteyen herkes anında sanal mağazasını açıp bugün satışa başlayabilir. Herhangi bir başvuru süreci yok, formalite yok. Ganipara ile mağaza sahiplerimiz, müşterilerine farklı ödeme sistemlerinde ödeme imkanı sunabiliyorlar.
Bunun yanısıra farklı türde ürünlerde de satış yapabiliyorlar. Örneğin, dijital bir ürünü Ganipara üzerinden satabiliyorsunuz. Ya da sosyal olarak DRM’lenmiş bir e-kitabı kolaylıkla oluşturup Ganipara üzerinden hemen satışa sunabilirsiniz. Hizmet sağlayan bir iş verirseniz bunu da kolaylıkla Ganipara ile satışa dönüştürebilirsiniz.
Ganipara kullanıcısı olarak siteye girildiğinde edinilen bilgiler dahilinde oluşturulan mağazalar sonrasında sizinle kurulan irtibat ne yönde gelişmektedir?
Kullanıcılarımız bizimle çoğunlukla özellikler ile ilgili iletişime geçiyorlar. Mağazalarına eklemek istedikleri özellikleri soruyorlar. Bazı müşterilerimiz uzun uzun görüş ve önerilerini anlatan e-postalar gönderiyorlar. Hepsinden çok yararlanıyoruz. Yol haritamızı çizmemizde bize çok yardımcı oluyor.
Kullanıcıların oluşturdukları mağazalar hangi platformlarda yer almaktadır? Kullanıcıların hedefledikleri kendi müşterileri mağazalara ne şekilde ulaşım sağlamaktadır?
Kullanıcıların oluşturdukları mağazalar şu an için Ganipara altında yer alıyor. Örneğin, hayali bir karakterimiz var: Ev hanımı Ayşegül. Onun Ganipara’daki mağazasının adresi http://evhanimiaysegul.ganipara.com. Tüm kullanıcılarımızın buna benzer bir mağazası oluyor. Ganipara’nın yeni sürümünde kullanıcılarımız kendi alan adlarını da kullanabiliyor olacaklar.
Dijital ticaret Türkiye’de gelişimini hızlandırdı ama bir yandan da dijital yollardan ürün alma eğilimleri de istenilen seviyelere ulaşılmadığı tartışılmaktadır. Ganipara.com olarak dijital pazar kültürüne ne yönlerden katkı sağlamaktasınız?
Dijital ticaret, kullanıcının ne kadar dijital düşündüğü ile ilgili aslında. Bu alanda yeni kurallar var. Bu kuralları müşteriler öğrenmeye başladılar. Satıcılar da öğreniyorlar. Bizim hedef kitlemiz e-ticaret’e hızlı ve kolay başlangıç yapmak isteyen girişimciler. Ganipara olarak biz bu girişimcileri destekleyen özellikler ve kolaylıklar sunuyoruz. Ganipara şu anda tamamen ücretsiz olarak kullanılabiliyor, ücretli paketlerimiz çıktığında da ücretsiz kullanılabilen versiyonumuz olacak. Bu, e-ticarete girişteki bariyerin ortadan kalkmasına yardımcı olacak ve pazarı geliştirecek.
Sitenize gelip mağaza oluşturan kullanıcılarınızın zorlandığı alanlar nelerdir? Sizin bu konuda daha kolay ve akılcı çözümleriniz neler oldu?
Genelde kullanıcılarımızın en zorlandığı nokta ödeme sistemleri. Yıllardan beri bir pazaryeri kültürü var ve bu nedenle bizim de bir ödeme sistemi altyapısı sunduğumuzu düşünüyorlar. Ancak, biz bir ödeme altyapısı sunmuyoruz. Ama önde gelen, en iyi ödeme sistemleri ile entegre olabilme imkanı sağlıyoruz. Bu kullanıcılarımıza büyük bir özgürlük sağlıyor.
Ganipara içerisinde mağaza oluşturmanın hukuksal yönden kolaylıkları nelerdir?
Ülkemiz her ne kadar gelişmekte olan bir ülke olsa da, gelişmiş birçok ülkeden daha sıkı kanun ve yönetmelik ile sosyal ve ticari hayat kontrol altında tutuluyor. Bu nedenle hukuksal konulara dikkat etmek gerekli. Kullanıcılarımızın, Ganipara’daki mağazalarını güncel hukuksal gereksinimlere uygun olarak oluşturabilmeleri için gerekli altyapıyı sağlıyoruz. Ayrıca, zaman içinde ortaya çıkabilecek yeni kanunlara uygun düzenlemeleri merkezi olarak uygulayabilecek olmamız, mağaza sahipleri için ayrı bir kolaylık sağlıyor olacak.
Etohum 15’de yer alma hikayeniz ve sonrasında gelişim gösteren evreleriniz nelerdir?
Etohum süreci bizim için bambaşka bir deneyimdi. Çok uzun zamandan beri ticaret hayatının içindeyiz. Ticari ve kurumsal olarak oldukça deneyimliyiz, ancak Etohum sürecinden o kadar çok şey öğrendik ki. Etohum’a katılmamız şans eseri gelişen bir olaydı. Sevgili Burak, kamp için Ankara’ya gelmişti, bu sırada ayaküstü sohbet ederken Ganipara’dan bahsettik ve bir demo gösterdik. Bizi mutlaka dinlemek istediğinden bahsetti ve sonrasında Etohum sürecimiz başladı.
Etohum süresince geliştirdiğimiz ilişkiler, sonrasındaki süreci de çok etkiledi. Birçok yatırımcı ve yatırımcı ağı ile iletişime geçme imkanımız oldu. Çok farklı işbirliği imkanları oluştu. Etohum ailesine katılmaktan mutluluk duyuyoruz.
Ganipara kurucuları olarak Türkiye’de girişimciği nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konuda tavsiyeleriniz nelerdir?
Girişimcilik özümüzde olan bir özellik bizce. Hepimizin onlarca projesi vardır. Köşedeki dönerci de bir girişimcidir. İnternet girişimciliği ile ilgili ise başka bir bakış açısı var aslında. İşin içine bilgisayar, internet girince, girişimciden ve girişimden beklentiler farklılaşıyor. Öncelikli olarak nedense internet girişimlerinin hepsinin yenilikçi olması gerektiği takıntısı var. Yenilikçi olmak iyi ama sürekli olabilecek bir şey değil. Girişimcilik, yeniden yorumlamadır. Yapılmışı alırsınız farklı bir bakış açısı, uygulama yöntemi ile kendinize göre yorumlarsınız. İşin içinde her zaman yenilik olmayabilir. Bazen de çok yenilikçi bir fikir gelir ve bunu hayata geçirirsiniz.
Biz bilgi kirliliğinin girişimciler önündeki en önemli engel olduğunu düşünüyoruz. Gününün yarısını teknoloji bloğu okuyan birinden iyi bir girişimci olamaz. Olsa olsa iyi bir blog yazarı olur. Bu nedenle kim ne yapmış gibi konulara çok vakit harcamadan girişimcinin kendi projesi ile ilgilenmesinin doğru olduğunu düşünüyoruz. Deneyimlerimiz şunu söylüyor; bir girişimcinin inandığı işi gerçekleştirebilmesi için saf bir düşünce alanına sahip olması gerekli, yani hiçbir yan etkenin parazit oluşturmadığı net bir alan. Bu nedenle girişimlerine can vermek isteyenlere önerimiz, çevredeki gürültüyü dinlemeden kendilerini inandıkları işe vermeleri. Bu onları sonuca ulaştıracaktır.
Yasemin Altunbulak