Büyük Verinin 3 Büyük Problemi
Analistlerin tahminlerine göre kurumsal şirketlerin büyük veri konusuna 2013 yılı içerisindeki yatırımları 34 milyar dolarlar seviyesinde olacaktır. Büyük veriye bu kadar büyük yatırımların yapılması, bu konunun potansiyelinin ve sunduğu fırsatların da muazzam nitelikte olacağını düşündürmektedir. Ne yazık ki bu kurumsal şirketlerin çoğu bu yatırımları bunca zamandır izledikleri strateji ve teknolojiyi koruyarak yalnızca problemlerini çözmeye yönelik yeni paketlerle gerçekleştirmeyi planlamaktadır. Bunun sebebi şirketlerin enerjisini yalnızca veri depolama ve veri işlemeye harcamalarıdır. Şirketlerin büyük verinin potansiyelinden tam olarak faydalanabilmesi için 3 önemli problemin çözülmesi gerekmektedir: veri ambarları, veri uzmanları ve iletişim
Veri Ambarları
Pek çok kurumsal şirkette belli bir fonksiyonel grup tarafından üretilen veriler yine o alanı yöneten grubun mülkiyetindedir. Bu durum iki probleme yol açmaktadır. Birincisi, verinin “tam” görüntüsüne ulaşmak zordur. Tüm sistemlerin ve veri ambarlarının kendi verisini tuttuğunu düşünün: CRM, ödeme, hata izleme, icra vs. Birbiri ile ilgili tüm sistemlerin tespit edilmesi ve birbiri ile iletişiminin sağlanması zorlu bir iştir. İkinci problem ise kurum içinde belirgin bir kültürel uyumsuzluk olmasıdır. Tipik olarak her grup kendi verisini tutmakta ve tüm şirketin başarısından çok o departmanın gücünü ve varlığını önemsiyor olabilir. Bu durumda şirketin, verinin tamamı hakkında bir fikri olabilmesi ve sorularının yanıtını alabilmesi için tüm departmanların verilerini bir araya getirmesi gerekmektedir.
Veri Uzmanları
Genel olarak kurumlar analist ya da veri uzmanından on kat daha fazla IT personeli bulundurmaktadır. Bir analiz süreci bir iş talebi ile başlar. IT departmanı verileri çeşitli veri tabanlarından toplar ve veri uzmanlarına iletir. Büyük takımların veri uzmanları veri sorgulamaya aylarını yıllarını harcayan insanlardan seçilmektedir. Bir veri uzmanını işe alırken şirketler bu kişiden ileri seviye istatistik bilgisi, bilgisayar bilimleri ve bazı fonksiyonel deneyimlerinin olmasını beklemektedir. Bu özgeçmişe sahip insan sayısı oldukça az olduğundan veri uzmanı işe alımı oldukça zorlu bir süreçtir. Google Trends’in de açıkladığı gibi bir veri uzmanı nadir yetişirken bu kişilere olan talep inanılmaz derecede artış göstermektedir. Yeni nesil teknolojilerle veri uzmanlığı alanı genişletilerek daha çok insanın veri uzmanı olabilmesine olanak sağlamak gerekmektedir.
İletişim
Veri bilimini tamamen anlayabilmek için iş birimleri ile veri uzmanları arasındaki iletişim zayıflığını çözmek gerekmektedir. Başka bir deyişle işi yapan kişi ile veri uzmanı arasındaki analitik boşluk o kadar büyüktür ki bu kişiler arasında iletişim kurmaya çalışmak bile problemlere yol açmaktadır. İşin birimleri için içgüdüsel olarak mantıklı gelmeyen ya da anlaşılamayan herhangi bir konu, iş fırsatlarının kaçırılmasına yol açabilmektedir. Veri uzmanları ve iş birimleri iş problemlerini çözebilmek için aynı odak noktasında buluşmalı, daha yakın çalışmalı ve karşılıklı güven duymalıdır.
Sonuç
Yukarıda anlatılan üç problemin çözülmesi yeni fırsatlara açık olmak ve büyük verinin potansiyelini kullanabilmek için önemli ve gereklidir. Bu problemleri aşmak için:
Veri herkese açılmalı ve veri ambarları analiz edilmelidir.
Veri uzmanlarının üretkenliğini arttırabilmek için süreçlerde daha fazla otomasyon yapılmalıdır.
Şirket içinde ortak çalışmaya dayalı bir kültür oluşturulmalı, süreç sahipleri ile veri uzmanları arasında daha etkili bir iletişim kurulmalıdır.
Kaynak: