Bot'lar neden 2016'nın olayı haline geldi?
2000'lerin başında hayatımıza giren bot'lar bir dönem büyük bir popülarite elde etmiş ancak ardından düşüşe geçmişti. Sonra mobil internetin yükselişi, mobil uygulamalar, mesajlaşmanın patlaması derken bot'lar yeniden mantıklı hale gelmeye başladı. Birçok şirkette basit projeler olarak başlayan bot programları, bir anda 2016'nın olayı haline geliverdi. Peki bot'ları yeniden değerli hale getiren ne oldu?
Bot kelime olarak robot'un kısaltılmışından türetilmiş ve bugün birçok anlamda insanla etkileşime girebilen yapay zekâ olarak biliniyor. Bot'lar 2000'li yılların başında teknolojinin, internetin ve yapay zekânın bu kadar gelişmediği yıllarda bir popülarite elde etmişti. O zamanlarda bir mesajlaşma uygulamasının içinde size yanıt verebilen sanal bir varlığın olması çok etkileyiciydi. Fakat insanoğlu bot'ları çabuk tüketti. Çünkü onlarla konuşabileceğiniz konular ve onlardan alabileceğiniz bilgiler tatmin etmekten oldukça uzak bir düzeydeydi. Bu noktada arama motorlarının kazanması kaçınılmazdı. Başta Google olmak üzere, insanın doyumsuz bilgi ihtiyacını karşılayan arama motorları hayatımıza girdiğinde bot'lar adeta birer oyuncak gibi görülür oldu.
Mobil internetin büyük bir yükseliş yakalamasıyla, arama motorlarının popülaritesi de artmaya devam etti. Ancak onların yanına bir dev daha katıldı: mesajlaşma uygulamaları. İnsanlar mesajlaşma uygulamalarını çok sevdi ve bugün halen en çok kullanılan mobil uygulamalar olmaya devam ediyorlar.
Öyle ki günümüzde birçok insan efektif olarak native uygulamaların yanında sadece 2-3 ekstra uygulama kullanıyor. Bunlar da çoğunlukla mesajlaşma uygulamaları oluyor. Başka bir bakış açısından bakıldığında insanlar bilgiye ulaşmak için arama motorlarını kullanırken iletişim kurmak için de mesajlaşma uygulamalarını kullanıyor.
Böyle bir durumda yapay zeka ve insan arasındaki etkileşimin ses üzerine kayması ilginç. Başta Siri olmak üzere birçok yapay zekâ uygulaması sesli asistan olmayı tercih ediyor. Fakat şu bir gerçek ki insanlar sokakta yürürken, metrobüste seyahat ederken ya da evde otururken Siri ile konuşmayı pek tercih etmiyor.
Bot'lar yapay zekâ, arama motoru ve mesajlaşma uygulamalarının kombinasyonundan yeni bir trend yaratıyor.
İşte bot'ların popülaritesinin yeniden artması da bu ana denk geliyor. Yapay zekânın hızla geliştiği, mesajlaşma uygulamalarının her alana yayıldığı günümüzde bilgiyi aramak için de arama motorlarını kullanmaya devam ediyor. Sesli asistanlar ise başta heyecan yaratmış olsa da pek işimizi görmüyor.
Peki mesajlaşma uygulamaları üzerinden erişebileceğimiz bir asistan olsa, sizinle sohbet etse, siparişleri sizin yerinize geçse ve arama motorunda sayfa sayfa dolaşmak yerine aradığınız sorunun cevabını sizin için bulsa. İşte günümüzde bot'ların popülaritesini artıran hayal bu.
Şimdi herkes bot'ları kullanarak yapay zekâyı daha fazla geliştirirken aynı zamanda mesajlaşma uygulamalarının içinde yaşayan yeni asistanlar yaratmayı hedefliyor. Bu hayal girişimcileri, Microsoft, Facebook, Slack gibi şirketleri kendine çektiği gibi teknoloji işinin temelinde bulunmayan şirketleri de heyecanlandırıyor. Zira onlar da web sitelerinde eskiden kalma bilgi yığınlarıyla iletişime geçmek yerine yeni müşterileri bot'larla karşılamak ve hatta satışı ya da hizmeti direk bot'larla sunmayı arzuluyor.
Elbette bu konuda henüz soru işaretleri giderilebilmiş değil. Her şeyden önce teknolojik anlamda herkesi ikna edebilecek bir bot görebilmiş değiliz. Üstelik bazıları teknolojinin şuan bulunduğu seviyenin çok da yeterli olmadığını düşünüyor. Dolayısıyla bot'lar aniden bitcoin gibi bir hayal kırıklığına da dönüşebilir.
Yine de 2016 yılı boyunca bot'lara ilginin daha da arttığını görebilir, önümüzdeki birkaç yılda bu alandaki girişimlere daha fazla yatırım gittiğine şahit olabiliriz.